İnşaat malzemecileri rotasını yurtdışında yatırıma çevirdi

30.11.2010

Turan, daha ekolojik ve çevreci yapılara, daha az enerji tüketin, hatta kendi enerjisini kendisi üreten pasif evlere doğru bir kayış olduğunu, Türkiye'nin ve dünyanın bu trende doğru gittiğini söyledi.

Ar-Ge ve inovasyona önem verdiklerini, nano teknolojilerin yapı sektöründe kullanılmasıyla ilgili bir dizi çalışmaya başladıklarını ifade eden Turan, ''Katma değer yaratmak istiyoruz. Örneğin boyada, yalıtım malzemelerinde var. Eskiden yalıtım olmadığında 50-60 santim olan duvarlardan şimdi 3 santime, nano teknolojilerle bir santime geçebiliyorsunuz. Şeffaf beton yapılıyor'' dedi.

Türkiye'de inşaat sektörüne gereken önemin verilmediğini belirten Turan, ''İnşaat sektörü stratejik bir sektör. Türkiye'ye global marka yaratabilir. Belki bilişimde çok dünya markası yaratamayabiliriz ama yapı malzemelerinde ve müteahhitlikte yaratıyoruz'' diye konuştu.

2023 yılında hedeflenen 500 milyar dolarlık ihracatın 100 milyar dolarını inşaat malzemeleri sektörünün taahhüt ettiğine işaret eden Turan, sektörün dinlenmesini, problemlerinin algılanmasını istedi.

''YÜZDE 18 KDV OLMAMASI GEREKİYOR''

Orhan Turan, şunları kaydetti: ''En basitinden sektörde yüzde 18 KDV'nin olmaması gerekiyor. Krizde her şeyin KDV'sini indirdik ama inşaat sektöründe yapmadık ve bundan dolayı da krizde inşaat sektörü yüzde 16.1 küçüldü. Bu sektör ciddiye alınması gereken bir sektör. İnşaat sektörü büyümezse Türkiye büyümüyor. İnşaat sektöründe işsizlik azalırsa genel işsizlik de azalıyor. istihdamda büyümeye çok ciddi katkımız var. Konutlarda KDV yüzde 1. Konutta KDV yüzde 1 alınıyorsa inşaat malzemelerinde de yüzde 1 alınması lazım.''

''ORTAK YAPI MARKETLERİ OLUŞTURULMALI''

Uluslararası ticaretin artışıyla hammadde fiyatlarında artış olduğuna işaret eden Turan, ''Bu fiyat zammı olarak önümüzdeki süreçte gelecek ve bu da konut maliyetlerini etkileyecek. Ben yalıtım malzemeleri üretiyorum. Geçen seneden bu seneye döviz bazında hammaddeye yüzde 100 zam geldi. 2011 ile beraber inşaat malzemelerinin fiyatları artacak'' dedi.

Türkiye'deki şirketlerin üretim yapmayı ve ihracatı öğrendiklerini, bundan sonraki fazla yurtdışına gidip firma satın alarak, oralarda lokalleşmesi gerektiğine işaret eden Turan, dünyanın hepsini Türkiye'den beslemelerinin mümkün olmadığını belirtti.

Turan, ortak yapı marketleri oluşturulması gerektiğine dikkati çekerek, ''Perakendecilerin yaptığını biz yapı marketleri ortak yapabiliriz. Türk yapı malzemelerinin üretildiği ve onların satılacağı bir yapı marketi yapabiliriz'' dedi.

Yunanistan'daki bazı firmalardan ''bizi satın alır mısınız, ortak olur musunuz?'' diye teklifler geldiğini, Suriye'den birlikte yatırı yapma konusunda teklifler olduğunu söyleyen Turan, ''Bizim bu konuda biraz daha proaktif olmamız lazım. Devletle örgütlü olarak ülke belirleyip, o ülkeyle ilgili strateji geliştirmemiz gerekiyor'' diye konuştu.

Turan, Türkiye'nin çok ciddi bilgi birikimi, deneyimi bulunduğunu, iyi insan kaynağına sahip olduğunu, bölgede pek rakibi de bulunmadığını belirtti.

2008'de inşaat malzemesi sektörü ihracatı 24 milyar dolar iken, 2009'da bunun 16 milyar dolarlara düştüğünü söyleyen Turan, sektörün bu yıl ihracatını 20 milyar dolar civarında tamamlayacağını düşündüğünü kaydetti.